‘NE İYİMSERİZ NE KÖTÜMSER’
/
Daha önce ABD ile müzakerelere net şekilde karşı olduğunu ifade eden İran’ın ruhani lideri Ali Hamaney’in müzakerelere yeşil ışık yakması da bu yumuşama adımına bir karşılık olarak görülüyor. Dün de X hesabından yaptığı açıklamalarda, ilk tur görüşmelerin “iyi uygulandığını” ifade eden Hamaney müzakere süreciyle ilgili “ne çok iyimser ne de çok kötümser olduklarını” kaydetti. Sürecin geri kalanının “dikkatli bir şekilde yürütülmesi gerektiğini” belirten Hamaney, “iki taraf için de kırmızı çizgilerin belli olduğunu” yazdı. İran için söz konusu kırmızı çizgilerden biri de füze geliştirme programına yönelik talepler. Witkoff’un Foxnews’deki demecine de bu anlamda İran Devrim Muhafızları Ordusu’ndan bir yanıt geldi. İran devlet televizyonunda yer verilen açıklamada, “İran’ın savunma ve askeri kabiliyetleri dahil olmak üzere ulusal çıkarlarının ‘kırmızı çizgi’ olduğu ve hiçbir koşul altında müzakere edilmeyeceği” belirtildi.
TRUMP ÇEKİLDİĞİ ANLAŞMAYA NİYE GERİ DÖNÜYOR
/
İran, ABD Başkanı Trump’ın 2018 yılında tek taraflı olarak terk ettiği ve 2015 yılında imzalanan ilk anlaşmaya göre yüzde 3.67 oranında uranyum zenginleştirme sınırını kabul etmişti. ABD’nin yine benzer şartlarda bir anlaşma için masaya oturması “Trump çıktığı anlaşmaya geri dönüyor” yorumlarını beraberinde getirirken, aradan geçen sürede bölgede değişen dengeler açısından diplomatik bir yaklaşım sergilendiğini düşünenler de var. ABD ve özellikle İsrail’deki şahin kanadın İran’ın tüm nükleer programlarını kaldırması isteğinden daha hafif kalan yeni teklif Tahran’ın masaya oturması ve Ortadoğu’da tehlikeli bir çatışma ihtimalinden kaçınma anlamı taşıyor olabilir. Nitekim Fox’a verdiği demeçte Trump yönetiminin İran’a karşı askeri eylemden kaçınmayı hedeflediğini yineleyen Witkoff, ilk tur görüşmelerini de “olumlu ve yapıcı” olarak nitelendirdi.